İst­anb­ul Büyükşe­hir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, iptal edilen seçim sürecinde YSK üyeler­ine “ahmak” diy­erek hakaret ettiği gerekçe­siyle 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ceza­sı aldı ve bu vesi­leyle siyaset yasağının da önü açıldı. Bu konuya dair tartış­malar yoğun bir şek­ilde devam ediy­or, ancak kesin olan bir şey var, o da sarayın ken­di planını daha aktif bir şek­ilde devr­eye soktuğudur.

Saraya yakın kimi gazete­cil­er ve de kay­naklar, AKP’li kimi mil­letvekil­leri “bu kadar biz­im için iyi olmadı” gibi bir yer­den cüm­lel­er kur­maya devam etsel­er de, dünkü karar sarayın dışın­da alın­mış bir karar olamaz.

En çok tartışılan konu ise, dünkü karar ile sarayın Altılı Masa adı­na cumhur­başkanı adayı olarak Ekrem İmamoğlu’nu belir­lemiş olduğudur. İmamoğlu’n­un ulusal­cı, yer­li ve mil­li itti­fakın, bir yerde “kut­sal devlet“in adayı olduğunu söyle­m­eye bir beis kalmamıştır artık… Dünkü karara en çok sevi­nen kişi­lerin başın­da elbette Mer­al Akşen­er geliy­or. “Mevzubahis vatansa gerisi tefer­ru­at­tır” pay­dasın­da bir araya gelen ulusal­cı, yer­li ve mil­li itti­fakın dışarı­da­ki ayak­larının da katkısı ile Türkiye Cumhuriyeti 2. Yüzyılın­da bildiği yol­un­da devam edecek.

Bütün bu ikti­dar, muhalif, ulusal­cı, yer­li ve mil­li kişi ve de kes­im­leri bir araya getiren elbette onların Kürt korku­larıdır. Kürt korkusu ile içine girdik­leri suçlardır. Hiç bir şek­ilde bu suçlar ile yüzleşilmesi­ni istemiy­or­lar, bu suçların üzer­ine gidilip deşifre edilmesi­ni istemiy­or­lar. Zira Türkiye Cumhuriyeti’nin Kürt soru­nun­da baş­ka bir planı, bir çözüm yak­laşımı yok­tur. Türkiye Cumhuriyeti’nin emekçil­er, kadın­lar, azın­lık­lar için baş­ka bir planı yoktur.

Türk “ırkı” ve de Sun­ni islam inancı üzerinden kur­duğu “tek“lik için, bu tek­liğin imtiyaz ve rant alan­ları için yap­may­a­cağı bir şey yok­tur. Kılıçdaroğlu’nun çok sınır­lı olan “geçmişle, devletin suçları ile yüzleşe­ceğiz, helalleşe­ceğiz” yak­laşımın­dan bile korkuy­or bu devlet aklı… Bu sebepten bir şek­ilde ken­di yol­ların­da gide­cek, kendi­leri için bir prob­lem oluş­tur­may­a­cak “mevzubahis vatansa gerisi tefer­ru­at­tır” çizgisin­den asla şaş­may­a­cak İmamoğlu, gele­cek seçim­lere en uygun devlet adayıdır.

2023’e 15 gün kala süreç, her gün yeni “sürpriz“ler ile devam edecek…


Kedistan’ı destek­leyin, bağışlarını­zla yaşatın

Kedistan’ı ve arşivlerini elimizden geldiğince yaşatmaya çalışıyoruz. Kedistan bağımsızlığını koruma kaygısı ile fon ya da reklam almıyor, habere ulaşma hakkının karşılıksız olması gerektiği prensibi dahilinde abonelik zorunluluğu getirmiyor ve tüm katılımcıları da gönüllü. Bugüne dek en aza indirgediğimiz masrafları, dayanışmak isteyen okuyucularımızın bağışlarıyla karşılayabildik. Sizler de destek olabilirsiniz.
Kedistan’ın tüm yayınlarını, yazar ve çevirmenlerin emeğine saygı göstererek, kaynak ve link vererek paylaşabilirsiniz. Teşekkürler.
Ercan Jan Aktaş
Auteur
Objecteur de con­science, auteur et jour­nal­iste exilé en France. Vic­dan retçisi, yazar, gazete­ci. Şu anda Fransa’da sürgünde bulunuy­or. Con­sci­en­tious objec­tor, author and jour­nal­ist exiled in France.