Türkçe | Français
İsviçre Entegrasyon Bürolarından Sanatçı mültecilere ortak yaklaşım: “Başka bir meslek seçin, para kazanamazsınız!”
Geçtiğimiz günlerde İsviçre’nin Neuchâtel kantonunda politik göçmen Süleyman Karaaslan tarafından başlatılan oturma eylemi yayılıyor.
Süleyman Karaaslan’a bağlı olduğu sosyal kurum tarafından “Sinema alanında eğitim almanın maddi bir karşılığının olmadığı” gerekçe gösterilerek projesi desteklenmedi. Her göçmenin sahip olduğu eğitim bütçesinin Süleyman’a kullandırılmaması nedeniyle başlattığı oturma eylemi İsviçre de yaşayan diğer mültecileri ise harekete geçirdi.
23 Nisan 2021 Cuma günü saat 16.00–17.00 arasında Neuchatel de Placepury Meydanında eylemine devam edecek olan Süleyman Karaaslan’a destek olmak ve kendi eğitim haklarını talep etmek için eş zamanlı olarak yine politik mülteci ve sinema sanatçısı olan Rosida Koyuncu Birleşmiş Milletler binası önünde oturma eylemine başlayacak.
Bugün Cenevre Sanat ve Design Yüksek Okulu sinema bölümünde eğitim alan, ve Kedistan okuyucularının yazılarından tanıdığı Rosida Koyuncu kendi deneyimini ve yaşadıklarını bize şöyle aktarıyor:
“Ben Rosida Koyuncu, 4 yıldır İsviçre’nin Cenevre kentinde politik bir mülteci olarak yaşıyorum. Gazeteci ve sinemacıyım. Güncel olarak Cenevre’de Haute l’ecole d’art et desing Sanat okulunda Gerçekçi Sinema bölümünde ikinci sınıf öğrencisiyim. 2019 yılında bu okula başvuruda bulunduğumda Entegrasyon bölümü direktörü Sabine Vincenti bu okulun herkesin dosyasını kabul etmediğini “Sanat yerine, para kazanabileceğim başka bir formasyon yapmamın daha iyi olacağını” söylemişti. Ben daha çok okula kabul edilme durumumda okul harcını ödeyip ödemeyeceği konusu üzerinde duruyordum. Kendisi o esnada bana “ evet okul harcını ödeyeceğiz” demiş olsa da okula kabulüm geldiğinde, okul harcımı ödemedi ve sadece dil kursumu ödeyebileceğini söyledi. Sadece bununla kalmayıp “Eğer İsviçre’de mülteciyseniz ve üniversiteye kayıt yaptırırsanız sosyal yardım alamazsınız ve bu kurumdan ayrılmanız gerekir” şeklinde de farklı bir bilgi verdi. Bu bilgiyi verirken gerekçe gösterdiği ise Federal yasalardı. Bu yasa tam olarak nedir, nasıldır, açıkçası hala bilmiyorum. Tüm bunlara karşılık sosyal asistanımın bana önerisi burs başvurusunda bulunmam yönünde oldu. Öğrenci bursu almak elbette tüm öğrenciler gibi doğal hakkimiz ve başvuruda bulunup alabiliyoruz. Fakat İsviçre’de mültecilerle yapılan 5 yıllık entegrasyon anlaşmasında dil kursu, formasyon ve eğitim hakkı zaten bu anlaşma içinde garantiye alınmış. Ancak entegrasyon büroları zaten bursunuz var diyerek formasyon harcını ödemiyor. Öğrenci bursunun içinde bu harcında dahil olduğu söyleniyor.
Öğrenci bursu dışında 1951 mülteci hakları sözleşmesinde ve entegrasyon programındaki formasyon bütçemiz sanat okuluna başlamamızda, özellikle de Meslek Yüksek okulu olan sağlık, sosyal ve sanat okullarında ya da üniversiteye başladığımızda bu haklarımız elimizden alınıyor ve entegrasyon programı ekonomik destek sunmuyor. Çünkü onlara göre sanat okumak entegrasyonun bir parçası olamaz ve okuduğunuz okulun sonunda iyi para kazanıyorsanız iyi entegre olmuşsunuz demektir . Mutfak, temizlik veya başka bir formasyon yaptığında eğitiminiz karşılanıyor. Bu algı ve tutumun, adı her ne ise doğru olduğuna inanmıyorum. Bu yaklaşım İsviçre’ye uyum sağlamamızın önünde büyük bir engel teşkil ediyor.
Bir hafta önce de Caritas adındaki sosyal destek kurumu engel çıkarıyor. Süleyman’ın entegre olmasının önünde duruyor. Süleyman Karaaslan benim öğrenci olduğum okula kayıt yapmak için dosyasını verdi. Fakat sosyal asistanı bu okulda formasyon yaparsa sosyal yardım desteklerini kesmekle tehdit ediyor. Süleyman’a yapılan da psikolojik işkencedir. Bu yaklaşımlar insan hakları ve mülteci hakları kapsamında olan eğitim hakki ihlalidir. Bu hak ihlaline karşı Süleyman’ın yanındayım ve eylemin destekçisiyim. Süleyman’ın talepleri benim de talebimdir. Entegrasyon bürosu okul harcı olan formasyon ücretlerimizi ödemelidir. İki senedir genç sanatçıları destekleyen Iniruk Derneği okul harcımı ödüyor. Gelecek sene nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum. Önümüze koyulan ekonomik bariyerler ben ve benim gibi birçok öğrencinin önünde engel teşkil ediyor.
Eğer sorun Federal yasalarsa, bu yasalar sorun üretiyor ve kaldırılmalıdır. Yasayı uygulayanlar keyfi kararlar alıyorsa, zihniyetler değişmelidir. Eğitim hakkı evrensel bir haktır.
Taleplerimize karşı geliştirilen tutum ve entegrasyon politikasının yetersizliği nedeniyle ben de Süleyman’ın 23 Nisan cuma günü saat 16 ve 17 arası Neuchatel’de gerçekleştireceği eyleme eş zamanlı olarak Cenevre’de Birleşmiş Milletler binası önünde eylem gerçekleştireceğim. Herkesi bizim gibi genç sanatçılarla ve öğrencilerle dayanışmaya davet ediyorum.”
Aynı zamanda yine İsviçre’nin Bern kantonunda yaşayan politik göçmen sanatçı Serdar Mutlu ise kendi göçmenlik deneyimi ile herkesi Süleyman’dan ve sanattan yana tavır almaya çağırıyor.
“İstanbul’da güzel sanatlar alanında lisans eğitimi aldıktan sonra yaşadığım siyasi baskılar nedeniyle 4 yıl önce İsviçre’ye iltica ettim.
Kültürel yapım gereği toplumsal üretime katkımın devam etmesi için tıpkı İstanbul’da yapmaya çalıştığım gibi İsviçre’de de sanatsal çalışmalar yapmaya devam edip, bu alanda eğitimimi sürdürmeyi planladım. İstanbul’da kurduğum ve kendi semtimde yaşayan çocukların sanatsal üretimine katkı sağlama hedefi olan kolektif üretim eksenli Ji Sanat adlı sanat merkezinin bir benzerini İsviçre’de de yürürlüğe koyma planım vardı.
Ancak merkezden gelen ortak bir söylem biçimi olduğunu düşündüğüm “başka bir meslek oku, sanat alanında yüksek lisans yapman sana para kazandırmayacak” şeklinde tavırlarla karşılaştım. Tabii ki, medeniyet seviyesinin yüksekliğiyle övünen İsviçreli makamlardan bunları duymak beni şaşırtmış olsa da bunu, klasik devlet biçimlerinin savaş travmaları etkisindeki değişmeyen eski yasalarının varlığıyla yorumluyorum.
Bu yasaların acilen değişmesi gerekiyor. Sanatçı bir birey, toplumsal bilince ve estetiğe katkı sağlayan bir bireydir. Bunun önemini tartışılmaz buluyorum. Mültecilere eğitimde eşit koşullar sağlanmalıdır. Ben de Süleyman, Rosida gibi önüne engeller koyulmuş bir sanatçıyım ve tavrım sanattan ve insan haklarından yan. Herkesi bizim gibi genç sanatçılarla ve öğrencilerle dayanışmaya davet ediyorum.”
Süleyman Karaaslan ile beraber gündeme oturan mültecilerin eğitim hakkı konusunun bir soruna dönüşmesi nedeni ve yaşama devam ederken kendi geleceğini belirlemede söz hakkının bireye ait olduğu gerçekliği ile eyleme geçen mülteciler yakında bir bildiriyi İsviçre genelinde imzaya açmayı hedefliyor. Aynı zamanda eylemin etrafında gün geçtikçe kurumsal destekler de artıyor.
Bu eylemde mülteci genç öğrenci ve sanatçıların taleplerini haklı bulduklarını ve eylemlerini desteklediklerini ifade eden kurumların güncel listesi ise şöyle:
İsviçre Göçmen İsviçreliler Federasyonu, Basel Kürt Kültürü Merkezi, Jura Kürt Kültürü Merkezi, Neuchatel Kürt Kültürü Merkezi, Basel Ronahi Kadın Meclisi, Sosyalist Kadınlar Birliği – İsviçre, İnsan Hakları ve Dayanışma Derneği – İsviçre, Pangea Kolektif, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi – İsviçre. Med Cultur Zentrum Basel, İsviçre Tev-Çand, Rota…
Kedistan da bu kampanyayı destekliyor.
23 Nisan — Neuchâtel