Geçen sene Amerika’da “gazetecilikte cesaret” ödülüne layık görülen Zehra Doğan, 11 Ekim’de Lübnan’da yeni bir ödül aldı.
Français | Türkçe | English | Castellano
May Chidiac Vakfı’nın (MCF) her yıl verdiği “Exceptional Courage in Journalism Award”, Gazetecilikte olağanüstü cesaret ödülünün sahibi bu sene Zehra Doğan oldu.
Beyrut’da Seaside Arena’da gerçekleşen ödül törenini açan May Chidiac, konuşmasında, dünyanın hak ihlalleri konusunda gittikçe gerilediğini, Amerika, Asya ve Afrika’da basın özgürlüğünün ciddi bir şekilde yaralandığını belirtti. Lübnan’ın da hak ihlallerinin gerçekleştiği ülkeler arasında yer aldığını, ve basının özgür hareket edemediğini ifade etti. Türkiye’deki basın ve söz özgürlüğünün ise geçen seneye göre iki kat dana fazla gerileme kaydettiğini söyledi. “Türkiye gazeteciler için açık bir cezaevine dönüşmüş durumda. İçerde olmayanlar da yazamıyor. Bir gazeteci doğruyu yazamazsa, zaten cezaevinde gibidir. Ancak bu şartlara direnen sayısız gazeteci var, Zehra da onlardan biri.” dedi.
Ulusal giysilerle sahneye çıkan Zehra, kürtçe yaptığı konuşmasında, ödülü Rojava halklarına ve oradaki gazetecilere adadı.
“Ödül için teşekkürler.
Ben cezaevindeyken, 22 yıldır tutsak olan, ve tutuklanmadan önce, yani 25 yıl önce Beyrut’a gelen arkadaşımla, ‘bir gün Beyrut’da gün batımını Feyruz dinleyerek izleyeceğiz’ diyorduk. Ben çıktım arkadaşım zindanda kaldı.
Türkiye bir cezaevi. Ülke olarak cezaevi. Yüzlerce gazeteci, sanatçı siyasetçi, binlerce hak savunucusu içerde. Basın özgürlüğü alanında en kötü ülkelerden biri. Bu gün bile gazeteci arkadaşlarımız göz altına alındı. Neden? Rojava haberlerini yayınladıkları için.
Rojava’da savaş var. Rojava’da insanlar katlediliyor. Çocuklar bombalanarak öldürülüyor. Türkiye Rojava’ya saldırıyor.
Bugün sokaklarda Beyrut halkının Rojava için eylemde olduğunu gördüm. Siyasetçiler tarafından da Rojava’daki saldırıyı kınayan açıklamalar oldu. Bu biz Kürt halkını çok mutlu etti. Kürt halkı olarak yıllardır saldırıya maruz kalıyoruz. Ama şunu unutmayın ki, buna karşı da yıllardır büyük bir direniş gösteriyoruz. Dün gösterdik, bu gün de gösteriyoruz.
Böylesi bir dönemde ödül almak beni çok düşündürdü. Bu ödül benim değil. Bunu ben şahsen alamam. Bu ödülü Rojavalı halklar adına alıyor ve Rojava’da gerçek haberlerin peşinde koşan gazeteci arkadaşlarıma atfediyorum.”
Törende ayrıca, bağımsız fotoğrafçı ve savaş muhabiri Paul Conroy, Gazeteci Zeina Yazigi, NATAS Emmy Academy ve LGMA başkanı Georges Leclère, köşe yazarı David Ignatius da farklı dallarda ödüllendirildi.