Gece, Zehra Doğan, Amed zin­danın­da, hava­landır­ma­da dol­u­nayı seyrediy­or… Diyarbakır’­dayken yazdığı bir mek­tup­ta yer alan aşağı­da­ki alın­tıyı okuduğunuz­da, siz­leri bu kez neden fark­lı bir dayanış­ma anı­na dav­et ettiğimizi hemen anlayacaksınız.

Şu anda Tar­sus ceza­evin­de tut­sak olan kürt sanatçı ve gazete­ci Zehra ve tüm poli­tik tut­sak­lar­la dol­u­nay­da dayanışmak…

Türkçe | Français | Eng­lishEspañol


Sevgili arkadaşım,

Gece. Tepem­izde dol­u­nay. Ve dol­u­nayın şavkın­da sana yaz­maya koyuluyorum.

Öyle güzel par­lıy­or ki. Gizlen­meyi başara­mamış, bulut­ların arkasın­da tüm çıplak­lığı ile onu ele veriy­or ışığı. Öyle güzel, öyle nar­in… Bem­beyaz. Işığı bulut­ları delip etrafa saçılarak tuhaf bir ortam oluş­tur­muş. Transparan bir sihir misali.

San­ki bin­lerce yıl öncesinde, dışar­da bir yer­lerdey­im ve zirve­den bu anı izliyorum.

Dol­u­nayın ışığı bu çirkin diken­li tel­leri o kadar güzelleştiriy­or ki, bir şeye duyu­lan tiksin­tinin nedeni­ni düşün­m­eye itiy­or beni. Sahi, bak­tığım­da öyle çirkin de sayıl­ma­zlar… Bir­birine dolan­mış, belir­li müda­helel­er­le bir for­ma kavuş­tu­rul­muş teller… Öylece ses­siz ve sakin, olduk­ları yerde duruy­or­lar. Belir­li hissiy­at­ların sadece aracısı… Diken­li tel işte. Hani adını zikret­tiğimiz andan itibaren yüzümüzü ekşit­tiğimiz, hemen “çirkin” dediğimiz şey. Sınır­ları bölerken kul­lanılan, alan­ları belirleyen, ve alan dışı­na çıkıldığın­da diken­leriyle ceza­landıran şey işte. Ama şim­di öyle durup bakıy­o­rum da, bu diken­li çirkin teller bana o kadar masum ve durağan geliy­or ki, kıza­mıy­o­rum onlara. “Ben ne yapayım, beni bu hale onlar getir­di” der gibil­er. Saf ve tertem­iz bir yanını keşfet­miş gibiy­im. Tıp­kı bin­lerce yıldır meta­laştırılan kadın ide­olo­ji­sine kapılmış bir kadının isyan edip “beni bu hale erkek­ler getir­di” deme­si gibi. Çığlık aynı çığlık.

Şim­di ben bu diken­li tellere çirkin diy­erek hak­sı­zlık etmiş olmaz mıyım? Herş­eye müda­hale ettik­leri gibi, onun kimyası­na da el atıp tepem­ize tak­mışlar. Dönüp dönüp onlara lan­et oku­mak san­ki adresin yan­lış olduğunu gös­teriy­or bana.

Öyle masum­lar ki bu gece, ay ışığı ile yıkan­mış… Göl­geleri hava­landır­ma duvar­ları­na danseden kadın­lar gibi süzülüy­or. Parıl parıl par­lıy­or ben­im mahku­miyetimin bekçisi, can­sız diken­li örgülerim…

Zehra Doğan
Amed zin­danı, 29 Mayıs 2018

Herke­si, Zehra’ya ve Türkiye’de dört duvar arasın­da­ki tüm siyasi tut­sak­lara destek yol­la­mak için bir gece dayanış­ması­na çağırıyoruz.

Alışılagelmiş destek gir­işim­lerinden biçim ve içerik olarak fark­lı olarak bu dayanış­ma anını, hep bir­lik­te, ana tan­rıça dol­u­nayın ışığı altın­da gerçekleştirelim.

Cadılar, orman per­i­leri, kadın­lar, fem­i­nistler, şairler,
Büyücüler, sihir­ba­zlar, sanatçılar,

20 Ocak 2019 gece­si, Türkiye saati ile 23:00’te, nerede olur­sak olalım, ışık­lı tan­rıça ile buluşalım ve birkaç dakikalığı­na dahi olsa, göz­ler­im­izi aya çevir­erek, söz­ler­im­izi, düşünceler­im­izi ve ener­jimizi ona emanet ede­lim. Dol­u­nay mesajlarımızı, ceza­ev­lerinin demir­li pencerelerinin ardın­da onları bekleyen tut­sak­lara ışık hüzmelerinin kanat­ların­da taşıyacaktır…

Beş kıtanın her yerinde, yal­nız ya da dost­larını­zla bir­lik­te katıl­maya çağırıy­oruz. Bahç­enizde, balko­nunuz­da, pencer­enizin önünde, sokağınız­da, dol­u­nayın şavkının ulaştığı her yerde…

Şiir­le, şarkıy­la, tüm var­lığımı­zla tek yürek olalım…

Bu dayanış­ma anının fotoğraf ya da vide­o­larını yayın­lan­mak üzere e‑mail veya Face­book’­tan Free Zehra Doğan say­fası­na yollayabilirsiniz.

Face­book Event : Dol­u­nay Dayanışması

Bura­da ise, ayla ilgili sayısız siir­d­en küçük bir seç­ki bulabilirsiniz.

Dol­u­nayın heye­canı ile, Zehra’nın bize önerdiği iki kitabı da sizlere ilet­mek istiy­oruz. Bir­in­cisi mek­tu­pların­da sıkça bah­set­tiği, Sylvia Fed­eri­ci’nin kitabı “Cal­iban ve Cadı”. İki­nc­isi ise Tar­sus’a sürülürken, ring aracın­da elleri kelepçeli okuduğu Claris­sa Pinko­la Estés’in kitabı “Kurt­lar­la koşan kadın­lar”. İyi okumalar…

Ve elbette yeni yılın Zehra ve arkadaşları­na yaz­mak için güzel bir neden olduğunu da yeniden hatır­lat­mak ister­iz. İşte adresi :

Zehra Doğan C‑3
Tar­sus Kadın Kapalı CİK 
Ali­fakı Mahalle­si Ali­fakı sokak 
Tar­sus – MERSİN 

Zehra hakkın­da daha fazla bil­gi için:
zehradogan.net (üç dilden) ve Kedis­tan özel dosyası  (beş dilden)


Vous pouvez utiliser, partager les articles et les traductions de Kedistan en précisant la source et en ajoutant un lien afin de respecter le travail des auteur(e)s et traductrices/teurs. Merci.
Kedistan’ın tüm yayınlarını, yazar ve çevirmenlerin emeğine saygı göstererek, kaynak ve link vererek paylaşabilirisiniz. Teşekkürler.
Ji kerema xwere dema hun nivîsên Kedistanê parve dikin, ji bo rêzgirtina maf û keda nivîskar û wergêr, lînk û navê malperê wek çavkanî diyar bikin. Spas.
You may use and share Kedistan’s articles and translations, specifying the source and adding a link in order to respect the writer(s) and translator(s) work. Thank you.
Por respeto hacia la labor de las autoras y traductoras, puedes utilizar y compartir los artículos y las traducciones de Kedistan citando la fuente y añadiendo el enlace. Gracias.
KEDISTAN on EmailKEDISTAN on FacebookKEDISTAN on TwitterKEDISTAN on Youtube
KEDISTAN
Le petit mag­a­zine qui ne se laisse pas caress­er dans le sens du poil.